İslam sevgi toplumu

Kuran daima iyiye, güzele yönlendirir. İnsanlara iyi, faydalı, güzel şeyleri emreder; zararlı, insan için kötü olan şeyleri yasaklar. (İslami emirler ve hümanizm başlıklı yazımıza bakılabilir.) Yani İslam’ın insandan yapmasını istedikleri hem kendi, hem toplum hem doğaya faydalı olan şeylerin toplamıdır. İnsana -ve topluma- zararlı olan şeyler (sigara, içki, zina, rüşvet vs ) hem kanunen hem Allah-ahiret inancı gereği yasaklanmıştır. Meleklere iman ile insanlar üzerinde gözükmeyen bekçiler, oto kontrol mekanizması olarak çalışır, insan yalnız kaldığı anda bile, gücü yetse de kötülüğe, insanlara zararlı olan şeylere yönelmez.
Buna neden ise Ahirete olan tam iman olacaktır; Her şeyin karşılığının mahşer yerinde görüleceğini bilen insan daima iyiliğe yönelecektir, somut olarak bir neden olmasa da cebinden çıkarıp muhtaçlara para verecek -zekât- dünyada hiçbir karşılık beklemeden -kurban, hüsnü zan, sadaka vd ile – insanların yardımına koşacaktır. İnsanları din gibi manevi olarak motive edip iyiliğe sevk edebilecek başka bir sistem, dünya görüşü var mıdır? Comte tarafından kurulan ve pozitivist seküler bir din olan insanlık dininin başarı oranını insanlık gördü. Materyalist bir ideoloji görünümlü din olan Marxizmide insanlık yaşadı. Sonuç başarısızlık! Ama İslam gerek teori (İdealler ve tarihten pratik realiteler adlı yazımıza bakılabilir) gerek pratikte idealize bir toplum örneklerini tarihte oluşturdu ve hala bu örnekleri günümüzde yeniden oluşturacak güce sahiptir.
Böyle bir toplumda insanı kötülüğe yöneltecek ahlaksız basın, sömürü düzeni olan faiz, kumar ve şans oyunları, içki, gösteriş budalası riyakâr fertler olmayacak, ayrıca her emri ile insanların birbirlerine kenetlenmesini sağlamayı esas alan “Komşu hakkı, kul hakkı, selamlaşma, kardeşlik hukuku -Müslümanların İslam kardeşliği hukuku veya Müslüman olmayanların fıtraten; Hz. Âdem’den olan kardeşliği- komşu-kul hakkı, Cuma namazı, cemaatle namaz, Hac ibadeti, Kurban, zekât, fıtır, sadaka ile kaynaşması sağlayacak; Gıybet, riya, kibir, rüşvet, içki gibi yasaklar ile kardeşlik ruhunu bozacak şeylerin yasaklayacak ve her insan için -Müslüman, Kâfir fark etmez- geçerli olan beş temel hak: Can, mal, namus, akıl, din emniyeti; fikir hürriyeti ile dünya insanların huzur içinde yaşayacağı bir yer olmasını sağlayacak, bu çizgisini koruyanlara da ahirette cenneti vaad edecek bir sistem ancak ve sadece İslam ile söz konusu olabilir. İslam ”Hak “kavramının insan ilişkilerinde temel kıstas olması üzerine kurulmuş bir sistemdir. ‘Haklı olanın üstün olduğu’ toplumda hukuk tam işleyip adalette tam sağlanacak, ahlak kavramı çerçevesinde kurulu toplumsal sistem de sonunda sevgi-huzur toplumunu oluşturacaktır, bi-iznillah!
Konumuzu destekleyen birkaç ayet, hadisle yazımıza son verelim.
“Arap’ın Arap olmayana, beyazın siyaha, efendinin kölesine hiçbir üstünlüğü yoktur.” (Müslim, Hac, 147); “Müminler birbirini sevmekte, birbirine şefkat göstermekte ve korumakta, herhangi bir organı rahatsız olduğunda diğer organları da bu yüzden uykusuzluğa ve hummaya tutulan bir vücut gibidirler” (Buhârî, “Edeb”, 27); “Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona ihanet etmez, yalan söylemez, onu sıkıntıda bırakmaz. Her müslümanın diğerine namusu, malı ve kanı haramdır. Takvâ işte buradadır (kalptedir). Bir kimsenin müslüman kardeşini hor görmesi kendisine yapacağı kötülük olarak yeter!” (Buhârî, “Mezâlim”, 3; Müslim, “Birr”, 58, 72; Tirmizî, “Birr”, 18); “Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona haksızlık etmez, onu düşman eline bırakmaz. Kim müslüman kardeşinin ihtiyacını giderirse Allah da onun ihtiyacını giderir; kim müslüman kardeşini bir sıkıntıdan kurtarırsa Allah da onu bir sıkıntıdan kurtarır; kim müslüman kardeşinin bir kusurunu gizlerse Allah da onun kusurunu gizler (affeder)” (Buhârî, “Mezâlim”, 3; Müslim, “Birr”, 58); “Ey iman edenler! Adaleti ayakta tutan ve kendiniz, ana – babanız ve yakın akrabanız aleyhine de olsa, yalnız Allah için şahitlik eden kimseler olunuz.” (Nisa, 135); “Hani siz birbirinize düşman kimselerdiniz de Allah gönüllerinizi ısındırmıştı. Allah’ın nimeti (İslam ve iman) sayesinde kardeşler olmuştunuz. Siz bir ateş çukurunun tam kenarındayken Allah sizi oradan kurtarmıştı.” (Ali İmrân, 103)
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.