“Bu dünyanın bir imtihan yeri olduğu iddiası, İslam’ın en temel görüşlerinden birisidir. Neden insanların iradeleriyle hem doğru olanı hem de yanlış olanı seçebilecekleri bir yapının içerisindeyiz? Bu soruya, İslam’ın verdiği imtihan için (Mülk, 2) cevabının dışında hiçbir alternatif cevap yoktur.” (Caner Taslaman, Neden Müslüman’ım? Deizme Cevap, s. 240-241) “Neden bilinç ve benlik sahibi olduğumuz bir dünyadayız? Madem irade ancak bilinç ve benlik ile anlamlıdır tüm bunlar imtihan dünyasında olduğumuzun göstergesi değil de nedir?” (Caner Taslaman, Neden Müslüman’ım? Deizme Cevap, s. 245) “Hayat, aramızdan kimlerin sonsuz saadeti, mutluluğu hak ettiğini göstermeye yarayan bir mekanizmadır.” (Tzortzis, Hakikatin izinde, Din bilim Ateizm, s. 267) “Evren insanın imtihanına uygun şekilde takdir edilmiştir.” (İbrahim Çoban, Ateizm ve Deizm Eleştirisi, s. 49) “İmtihan dünyasında yaşadığımızı bilmek, bizlerin son derece lehine olan bir durumdur. Bu sayede belirsizlikten kurtulan insanoğlu, hem insan-Allah, hem insan-insan hem de insan-tabiat ilişkisinde karakterli ve kişilikli bir ilişki ağına sahip olabilmektedir.” (N. K. Okumuş, Sağlam kulpa Tutunamayanlar, Ahlak, eşcinsellik ve deizm üzerine, s. 212) “Dünyada sadece keyif yapmaya gelmişiz gibi bir havaya bürünmek, kendimizi kandırmak olur. Dünya bu maksatla yaratılmış olsaydı hastalık, fakirlik bu dünyada olmazdı.” (Ömer Faruk Korkmaz, Sorun kalmasın, s. 139) “Öğretmen öğrencilerini imtihan yaptığında, onların tümünün bu sınavda başarılı olmalarını ister ama yine de sınav esnasında yanlışları işaretlemelerine izin ve müsaadesi eder.” (Soner Duman, Allah’ım sorularım var, s. 105) “Bu usul, sınava giren bir öğrencinin durumuna benzetilebilir. Öğretmen, soracağı soruları ilgili gerekli bilgilendirmeyi yapmış, kaynakları göstermiş ve yanlışa düşecek muhtemel durumlardan da bahsetmiştir. Yanlışlıkların sınav kâğıdında yer alması da sınav usulünün bir gereğidir.” (TDV, Komisyon, Soru ve Cevaplarla Niçin İnanıyorum? s. 58) Bazıları da kötülüklerin cezasının hemen dünyada verilmesini istemektedir ki “Her kötülük cezasını hemen bu dünyada bulsaydı, bu durumda imtihanın bir anlamı da kalmazdı.” (Soner Duman, Allah’ım sorularım var, s. 271)
“Her varlık, kendi özünde var olanı açığa çıkarmak için yaratılmıştır. İnsan tercihini dilediği yönde kullanabilir. Yapacağı tercihler ona hayvandan aşağı veya hakiki insan arasındaki bir konuma yerleştirecektir. İnsan, iman ve ahlak gibi değerleri kasıtlı reddederse, insan olmak fırsatını ebedi olarak elinden kaçırmış olacaktır. İnsan, tercihleri ile kendisini inşa eder. İnsanın yaratılış amacı, kendisine sunulan insan olma imkanını ‘doğru kullanma serüvenidir.’ Kendini tamamlayamama ya da gerçekleştirememe durumu kişiye şu da bu derecede ‘bunalım, stres, kaygı, psikolojik bozukluk’ olarak döner.” (Selçuk Kütük, Deizm, s. 146-149) Unutmayalım ki, “Dünya alanında insanın sahip olduğu yetenekleri geliştirmek için eksik olan hiçbir şey yoktur.” (Hacı Ali Şentürk, Ateizm, Sonuçsuz Serüven, s. 58)
“Herkes kendi bulunduğu şartlara göre imtihan olmaktadır.” (Osman Nuri Topbaş, Aklın cinneti Deizm, s. 123) “Allah her varlığı içinde bulunduğu ortam içinde imtihan etmektedir.” (Hacı Ali Şentürk, Teolojik Sancı Deizm, s. 167) “Her varlık bağlı olduğu kurallar çerçevesinde sorumlu tutulacaktır, insanın sorumlu tutulacağı alanda, kendi iradesiyle fiilleri işlemiş olduğu ortamlardır.” (N. K. Okumuş, Sağlam kulpa Tutunamayanlar, Ahlak, eşcinsellik ve deizm üzerine, s. 230) “Allah her bir insanı, kendi şartları imkanları içinde imtihan etmektedir.” (Soner Duman, Allah’ım sorularım var, s. 222) Bize düşen şey imtihana itiraz etmek değil, imtihanda en iyi performansı gösterebilmek için gayret göstermektir. İnsana düşen şeyin tedbir almak, kötülüklerden uzak kalmaya çalışmak ve iyiliklerin peşinde koşmak olduğunu bilmeli ve ona göre bir hayat sürmelidir. (Soner Duman, Allah’ım sorularım var, s. 272) Ayrıca “İmtihan şartları eşit olsaydı yeryüzünde hayat mümkün de olmazdı.” (Soner Duman, Allah’ım sorularım var, s. 224) “Çünkü insanlar toplum halinde yaşayan varlıklardır ve toplumsal hayat iş bölümünü zorunlu kılmaktadır. “Dünya hayatında onların geçimliliklerini aralarında biz paylaştırdık.” (Zuhruf, 32) İmtihan şartlarımız farklı olduğu gibi, imtihanlarımız da farklı farklıdır.” (Soner Duman, Allah’ım sorularım var, s. 226) “Şüphesiz her şeyi bilen ve her işi hikmetlice yapan ancak sensin.” (Bakara, 32)
“İnsanlar, (sadece) “İman ettik” diyerek, ‘sınanmadan’ bırakılacaklarını mı sandılar?” (Ankebut, 2) “Hanginizin davranışça daha iyi olduğunu denemek için ölümü ve hayatı yaratan O’dur. O, güçlüdür, çok bağışlayıcıdır.” (Mülk, 2)
“Bunu Allah, şeytanın kattığını kalplerinde hastalık bulunanlar ve yürekleri katılaşmış olanlar için sınama vesilesi kılmak için yapar. Şüphesiz zalimler derin bir ayrılığa düşmüşlerdir.” (Hac, 53) İmtihanı kaybedecek olanlar, kendi içlerindeki ön yargı, cehalet ile vardıkları sonuca göre cennet ve cehennemlik olacaklardır. İnsanlar, kendi sonlarını kendileri belirlemektedirler.
Dünya imtihan dünyasıdır. (1) Kimin iyilik yaparak cennete kimin kötülük yaparak cehenneme gideceğine bizzat insanın kendi özgür iradesi ile yaptıklarıyla bizzat kendileri karar verir. (2) Allah her insanın içine “vicdanı” yerleştirerek, ilahi kitaplar göndererek ve onların pratik uygulamasını hayata aktaracak her topluluğa (3) peygamber göndererek, insana akıl vererek dünyada bazen hastalık, bazen maddi veya ailevi sorunlarla insanları imtihan eder. İlahi mesajlara uygun -ki, tüm ilahi emirler bizzat insanın yararına olan şeylerin toplamı, haramlar ise insanın zararına olan şeylerin adıdır (İslami emirler ve Hümanizm adlı yazıya bakınız) yaşayan- Allah’ın da istediği ve ilk ana vatanımız olan cenneti bizzat kendi yaptıkları ile hak eder. (4a) Veya şeytan+nefis ikilisine uyarak kendi yaptıkları ile Cehenneme gider. (4b) Dünya hayatı(nı) oyun -eğlence (olarak görenler varsa da aslında bu böyle) değildir (5), dünya imtihan olunan bir mekandır. Ama asla bu, dünyada başımıza gelen kötülüklere karşı tedbir almama veya haksızlıklara karşı çıkmama anlamında anlaşılmamalıdır. (Kader adlı yazımıza bakılabilir) Allah bizzat kötülüklere karşı da mücadele etmeyi bir imtihan vesilesi yapmıştır. (6)
Ahiret odaksız bir hayat sadece oyun ve eğlencedir. Kısa sürede biter ve sonu daima pişmanlıkla doludur!
“Hayat inanan ve salih ameller işleyenler dışında hiç kimsenin kazanamadığı bir oyundur.” Aliya izzet Begoviç. “Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için, dünyadakiler birbirlerini yiyor.” İmamı Gazali.
“Denemek için sizi kötü ve iyi durumlarda imtihan ederiz, sonunda bize geleceksiniz.” (Enbiya, 35) İnsan’a iyilik ve kötülük yapma kabiliyeti verilmiştir. (İnsan, 2-3; Şems, 7-10)
1- “Yemin olsun ki sizi korku, açlık; mallardan-canlardan-meyvelerden eksiltme türünden bir şeyle mutlaka imtihan edeceğiz. Sabredenlere müjdele.” (Bakara, 155) “Şu da bir gerçek ki, mallarınız ve çocuklarınız bir imtihan aracıdır. Allah’a gelince, onun katında büyük bir ödül vardır.” (Tegabun, 15; Araf, 163, 168; Müminun 30)
2- “İşte size, yaptıklarınıza karşılık mirasçı kılındığınız cennet!” (Araf, 43); “Yaptıklarınıza karşılık sonsuzluk azabını tadın.” (Secde, 14); “Siz ancak yapıp ettiğiniz şeylerin karşılığıyla yüzyüze geleceksiniz.” (Tur, 16)
3- “Şu bir gerçek ki, biz seni hak ile bir müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik. Hiçbir ümmet yoktur ki, içinden bir uyarıcı gelip geçmemiş olsun.” (Fatır, 24); “Senin Rabbin, memleketleri/medeniyetleri, ana merkezlerinde kendilerine ayetlerimizi okuyan bir resul göndermedikçe helâk etmez. Biz; ülkeleri/medeniyetleri, halkları zulme sapmadıkları sürece helâk etmeyiz.” (Kasas, 59)
4a- “Tövbe eden, iman edip hayra ve barışa yönelik iyi iş yapan müstesna. Böyleleri cennete girecekler ve hiçbir şekilde haksızlığa uğratılmayacaklar.” (Meryem, 60)
4b- “Onlar için cehennemden bir döşek/beşik ve üstlerinde kılıflar vardır. Zalimleri böyle cezalandırırız biz.” (Araf, 39, 41); “Barınakları ateştir onların. Ne kötüdür o zalimlerin varacakları yer!” (Ali İmran, 151)
5- “Ey insanlar! Dünya hayatı sizi sakın aldatmasın. O yaman aldatıcı, sakın sizi Allah ile aldatmasın!” (Lokman, 33); “Şu iğreti dünya hayatı, bir eğlence ve oyundan başka şey değil. Âhiret yurduna gelince, asıl hayat işte odur. Ah, bilebilselerdi!” (Ankebut, 64); “Yoksa siz, Allah içinizden uğraşıp didinenleri seçmeden, sabredenleri seçmeden cennete gireceğinizi mi sandınız?” (Ali İmran, 142)
6- “Savaşın onlarla ki, sizin elinizle Allah onlara azap etsin, onları rezil etsin. Onlara karşı size yardım etsin. Ve inananlar toplumunun göğüslerine şifa ulaştırsın.” (Tevbe, 14); “İçinizden hayra çağıran, doğruluk ve güzelliği belirlenene özendiren, kötülük ve çirkinlik belirlenenden sakındıran bir topluluk olsun. Kurtuluş ve zafere erenler işte onlardır.” (Ali İmran, 194); “Cennete doğru yarışarak koşun.” (Hadid, 21); “İşte bunlar, iyiliklerde yarışırlar. Ve hayırlarda önde gidenler de onlardır.” (Müminûn, 61); “Ki sonu bir misktir. İşte, yarışanlar böyle bir şey için yarışsınlar!” (Mutaffifîn, 26)
“Sizden hayra çağıran, iyiliği emreden ve kötülükten alıkoyan bir topluluk bulunsun” (Ali İmran, 104), Onlarla savaşın ki, Allah onları sizin elinizle cezalandırsın” (Tevbe, 14) gibi ayetler ve “Bir kötülük gördüğünüz zaman elinizle, gücünüz yetmezse dilinizle, ona da gücünüz yetmezse kalben buğz ediniz.” (Müslim, Îmân 78. ; Tirmizî, Fiten 11; Nesâî, Îmân 17; İbnu Mace, Fiten, 20) gibi hadislerle Allah (cc) bizzat kötülüğe karşı mücadeleyi de iyilere bir görev olarak yüklemiştir.
Dünya merkezli hayatın özeti: “Teknoloji devi Apple’ın, 2010 yılında satışa sunduğu iPhone 4 model telefonu tüm dünyada ilgi uyandırmıştı. O dönem 17 yaşında olan Xiao Wang adındaki bir genç yalnızca o telefonu almak için böbreğini sattı. Bugün 24 yaşında olan Xiao Wang, böbrek nakli olmaması halinde yaşamının geri kalanını diyalize bağlı şekilde geçirmek zorunda.” (Hürriyet, 31.12.2018) “Satışa çıktığı ilk gün yoğun ilgi gören, tasarımıyla o günler fark yaratan iPhone 4, artık Apple’ın umrunda değil ve uygulamalar bu telefonda da çalışmıyor.” (Hürriyet, 20.09.2018)
Yıl, 10 Nisan 2020. Dünyayı saran Corona virüs salgını nedeni ile sokağa çıkma yasağı ilan edilir. Millet marketlere akın eder. Alınan şeyler ise, cola, goflet ve çerez ağırlıklıdır! Aç olandan değil, gözü aç olandan korkmak gerekir! Nefsinin/bedeni isteklerin elinde oyuncak olmuş insanlar, dünyayı saran ölüm virüsünü değil, nefsinin isteklerini önceler, ölümü bile umursamazlar bu yolda. Yeter ki haz almaya devam edebilsin!
“Ey Allah’ım! Olmayana ver.” Sözü Müslümana yakışan bir söz değildir. Yoksa, “İsrâiloğulları, “Ey Mûsâ! Onlar orada bulundukları sürece biz oraya asla girmeyeceğiz. Sen ve rabbin gidin savaşın; biz burada oturacağız!” dediler.” (Maide, 24) diyen Yahudilerden ne farkımız kalır!
Şu anlık senin elinde olanı da, O (cc) verdi. Seni bile sana O (cc) verdi, sen, O’nun sana emanet verdiğinden ne verebiyorsun?! İmtihanda olan İdlib, Filitin, Arakan, Doğu Türkistan değil! Sensin, benim!
Not: Bazılarına absürt gelebilir ama bir fikrimizi de paylaşmadan edemeyeceğiz: Beyaz atlı prens masalları ile büyüyen çocuklar imtihan değil, oyun-eğlence dünyasına göz açtıklarını zannediyor, her karşılaştıkları olayda “Neden?” diye tepki gösteriyorlar! Masallarımız bile bizden (Nasrettin Hoca’dan, Keloğlan’a) olmalı ki küçük yaştan çocuklar içinde yaşadıkları toplumun mayası ile büyüyerek hayata hazırlansınlar!
Duzdur ki islamda telaq var amma islam pogailosiyxsi bosanmaq isdeyen sexslere son ana qeder gozel meslehetler verir ki onlar ayrilmasinlar cunki bu qanunun islamda olmasina baxmaya Allahtalanin telaqdan xoslanmadigi da islamda var axi biz niye onu nezere olmiriq ki islam bize evlenmey ucun qarsi terefi tanimaq ucun azadliq vermis ve iki terefin biri biri ile gorusub sohbet etmesine cercive daxolinde icazeni ele ona gore vermisdir ki sonra bele bosanma meseleri ortaya cixmasin İnseallah muselman baci ve qardaslarimiz evlemmezden evvel qarsi terefi gozel taniyandan sonra evlenerler ta islam aleminde bosanmalar olmain