600’lü yıllardan 2000’lere

1.206 kez görüntülendi

Resim bulunamadı

600’lü yıllardan 2020’li yıllara, değişen sadece isim ve insanlar; zihniyet hep aynı!

“İçinde bulunduğumuz düzen, İslam öncesi Arap coğrafyasında cahiliye olarak tanımlanan toplum yapısı ile bazı yönlerden paralellik arz etmektedir.” (Emine Öğük, Yeni ateistlerin yanılgıları, s. 118)

600’ü yıllarda adı müşrik, Yahudi olanla günümüz ateist, oryantalistleri arasında hiç bir fark yoktur. O gün adı putperest idi şimdi ise materyalist, yani fark sadece isimlendirmede, fikirler hiç değişmedi hatta daha da kötüye gitti!

Deist (Yaratıcıya inanıp, dünyayı yarattıktan sonra vahiy göndermediğine inananlar): Bakara, 97: “Söyle; her kim Cebrail’e düşman ise iyi bilsin ki, ‘Kur’an’ı senin kalbine Allah’ın izniyle kendinden önceki vahiyleri onaylayıcı’, müminlere hidayet ve müjde kaynağı olmak üzere o indirdi.”;  Enam, 91: “Onlar: ‘Allah insanlara hiçbir şey göndermemiştir.’ demekle, Allah’ı gereği gibi tanıyamadılar.”

Materyalist (Maddi âlem dışındakilere inanmayan, ahireti inkâr edenler): Enam, 29:  Dediler ki: ‘Dünya hayatımızdan başka bir hayat yokturbiz diriltilecek değiliz’;  İsra, 49: “Dediler ki: “Biz kemikler haline geldikten, toprak olup ufalandıktan sonra mı, ‘gerçekten biz mi yeni bir yaratılışla diriltileceğiz?’; Casiye, 24, 32: “Bu dünya hayatımızdan başka bir hayat yoktur. Ölürüz, yaşarız; Kıyamet kesin değil.”

Vahşi kapitalizm: Bakara, 275: “Riba (faiz) yiyen kimseler, şeytan çarpan kimse nasıl kalkarsa ancak öyle kalkarlar. Bu ceza onlar, “alışveriş de faiz gibidir” demeleri yüzündendir.”; A’raf, 85: “Ey kavmim! Ölçüyü, tartıyı tam yapın, insanların eşyalarını eksik vermeyin. Düzeltilmesinden sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın.”

Oryantalist: Enam, 105: “İşte böylece ayetleri türlü türlü çevirip açıklıyoruz ki, onlar sana: ‘Sen bunları bir yerlerden okuyup öğrenmişsin’ desinler ve bilen bir toplum için de onu iyice açıklayalım.”; Ali İmran, 186: “Muhakkak siz, mallarınız ve canlarınız hususunda imtihan olunacaksınız. ‘Sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve Allah’a ortak koşanlardan size eziyet verici bir çok söz işiteceksiniz.’ Eğer sabreder ve Allah’tan gereği gibi korkarsanız, şüphesiz işte bu azmi gerektiren işlerdendir.”; Nisa, 46: “Yahudilerden bir kısmı, ‘Allah’ın kitabındaki kelimeleri esas manasından kaydırıp; dillerini eğerek ve dine saldırarak’, “Sözünü işittik, emirlerine isyan ettik, dinle, dinlemez olası ve râinâ (bizi gözet)” diyorlar.”;   Kalem, 2: “Sen ‘mecnun’ (Sara hastası veya cinlenmiş) değilsin.” İbrahim, 3; Hud, 19: “O zâlimler ki, Allah’ın yolundan alıkorlar, onu ‘eğri göstermek’ isterler.” 

Sahte resuller: Enam, 93: “Allah’a karşı yalan uyduran, yahut ‘kendisine hiçbir şey vahyolunmadığı halde: “bana vahyedildi” diyen’ ve: “Allah’ın indirdiği gibi bir kitap da ben indireceğim” diye iddiada bulunandan daha zalim kim olabilir?”

Sekülerizm, dünyaperestlik: A’raf, 51: “O kâfirler ki, dünya hayatı onları aldattı, dinlerini bir eğlence ve oyun edindiler. Böylece onlar bugünlerine ulaşacaklarını nasıl unuttular.”

Dindara hakaret (Akılsız, gerici, örümcek kafalı vd.): Tarih boyunca dindarlar (Gerçek Yahudi ve Hristiyanlar dâhil) hep aşağılanmıştır. Bakara, 13; A’raf, 60, 66 gibi ayetler bunlara işaret eder.

Alkol: Şaraptan rakı, votka, cin, viskiye… 600’lü yıllarda insanlar şarap içerdi ve bu konu Maide, 90-91. ve Bakara, 219. ayetlere de konu olmuştur. Cahiliye döneminde yaygın olan şarap içme âdeti şiirlere bile konu olmuştur. Ama ne zamanki içki yasak olmuş, Medine sokaklarında sel gibi içki akmıştır. (Müslim, Eşribe, 3) Günümüzde ise değişen  sadece, kötülüğün adı ve türünün artmasından başka bir şey değildir. Bir de, yasak olan şeyi Müslüman olduğunu söyleyenlerin yapması ve sonra ortaya çıkan kötülüklerden yine İslam’ı suçlamalarıdır! Şiirlere konu yapanlar da (Örneğin rakı için Tayfun Talipoğlu, Orhan Veli Kanık, Edip Cansever şiirleri, Yılmaz Özdil köşe yazısı (Sözcü, 14.12.2021), Aydın Boysan yöntemi ile) hala devam etmektedir.

Irkçılık: 600’lü yıllarca ‘Asabiyyet-i Cahiliyye’ denen ırkçılık o dönem Arap toplumu arasında çok yaygındı. İslam geldikten sonra ırk kavramını kabul etmiş ama üstünlük aracı olmaktan çıkarmıştır. İslam, üstünlüğün ölçüsü olarak Allah’ın kurallarına uymayı (Takva) olarak belirlemiştir. Ama ne yazık ki günümüzde “Kürt, Türk, Arap” gibi adlarla hala ırkçılık yapılabilmektedir. Daha da ilginci bu ırkçılık çoğalmış; aile-sülale, köy, şehir (Hemşericilik) adları altından futbol fanatizmine dek çeşitlenmiştir. İslam ise bunu kökten yasaklamıştır (Buharî, Mezâlim, 4, îkrâh, 6; Tirmizî, Fiten, 68) Detay için, ‘Müslümanların iç sorunları’ adlı yazımzıa bakılabilir.

Kız çocuklarına değer verilmemesi: Cahiliye döneminde kız çocuklarına değer verilmez ve çeşitli nedenlerle diri diri toprağa gömülürlerdi. Bu nedenle Zuhruf, 17; Tekvir, 8-9; Nahl, 58-59. ayetler indirilmiştir. (Mahmud Esad, Târih-i Dini İslam, s. 255) Günümüzde bazı bölgelerimizde bu inanç aynen devam  ederken aynı zamanda kapsamı genişlemiş, artık erkek çocuklar  ve daha doğmadan ‘kürtaj’ adı altında her iki cinsi de kapsar hale getirilmiştir.

Tefecilik- faiz: Âli İmrân, 130 ve  Bakara, 275. ayetlerinde ifade ettiği gibi, o dönemde tefecilik-faiz toplumda çok yaygın idi ve insanların yaşamlarını olumsuz yönde etkiliyordu. Günümüzde ise artık fertleri değil, ‘toplum ve ülkeleri’ başka ülkelerin uydusu haline getirecek evrensel bir sorun haline gelmiştir. Dünyadaki ülkeler,  8-10 ailenin elinde yaz-boz oyunu oynanan oyuncaklar haline gelmiştir.

Zina: Araplarda fuhuş yapan kadınlar tanınmaları için kapılarına bayrak asarlardı. (Buhârî, Nikah, 36) Bu konu Nûr, 33. ayet gibi Kur’anda ele alınmış ve eleştirilerek yasaklanmıştır. (İbn Kesir, Tefsir, V/98) Günümüzde “Telekız, telekız, Eskort”  gibi adlarda genelleşmiş, yayılmıştır. Buna ‘metres’ adı altında kullanılıp bıkılınca kullanılıp atılan kadınlarda eklenebilir.

Kumar: Cahiliye çağında kumar (meysir) çok yaygındı. Cahiliyye Arapları kumar oynamakla övünürlerdi. Öyle ki kumar meclislerine katılmamak ayıp sayılırdı. O zamanın şairlerinden biri karısına şöyle vasiyette bulunmuştur: “Ben ölürsem, sen, aciz ve konuşma bilmeyen, ikiyüzlü ve kumar bilmeyen birini isteme.” (D. Pusmaz,  A. Ahmed,  Câhiliyye, Şâmil İslâm Ansiklopedisi, I/296) Kumar İslam’da yasaklanırken ne yazık ki günümüzde kumar evleri,  kumar şehirlerine ve sonunda sanal aleme taşınmış, evleri, yuvaları yıkmaya devam etmektedir.

Fal: Eskiden Kureyş’in en büyük putu Hübel’in bekçisinin elindeki torbadan “Ezlam” denilen fal okları çekerlerdi. Cahiliye’de, kâhinler daha çok geçmişe ait bilgileri; Arraflar ise gelecekten haber verirlerdi. İslam tüm bu hurafeleri yasaklamış. (Müslim, Selam, 124) ama günümüzde bu kötü alışkanlıkta ne yazık ki gazetelerde burçlar, sosyal hayatta kahve, tarot vb. gibi türlü adlar altında yaygınlaşarak devam etmektedir.

Uğur(suzluk) İnancı: Cahiliye Arapları arasında uğursuz sayma inancı hayli etkindi. Uğursuz sayılan kötü ve çirkin kabul edilir; ondan uzak durmaya çalışılırdı. Günümüzde de etkisini devam  ettiren baykuş uğursuz sayılması buna örnek verilebilir. İslam’da bir delili bulunmayan ve yasaklanan (Kütübi Sitte Muhtasarı, İbrahim Canan, Akçağ Yayınları, 17/455, Buhari, Tıb, 54, Müslim, Selam 102, İbn-i Mace, 5/482)  bu tür inanışlar ne yazık ki artarak çeşitlenmiş ve gerek uğur gerek uğursuz sayılanların sayısı günümüzde artmıştır.

Kur’an geldiğinde 600’lü yıllarda toplumda var olan tüm kötü alışkanlıkları kaldırmayı başarmıştır. Günümüzde, adı Müslüman olan ama cahiliye dönemi Mekke müşriklerinin zihin yapısına, farkında olmadan da olsa, sahip olanları yine aynı reçete kurtaracaktır, bi-iznillah! Tarihte denenmiş ve defalarca başarılı olmuş bu reçeteyi yeniden uygulayan kısa sürede hem dünya hem ahiret huzuruna kavuşacaktır. Kur’an ve sahih sünnet bir ışık olarak yolu aydınlatmaktadır, o kutlu yolda (sıratı mustakîm) yürüyenlere ne mutlu!

 

600-2000yillari-1

 

 

600’lü yıllardan 2000’lere Konusuna Ait Etiketler

Bu Konuyu Sosyal Medyada Paylaş

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz


Yukarı Çık